e-posta: s.emirzeoglu@gmail.com         twitter: @catlakmuhendis 

KEYİFSİZ GALİBİYET

Bir basketbol takımı hayal edelim. Son beş lig maçında sadece bir galibiyet almışsınız. Son üç maçta rakiplerinize mağlup olmuşsunuz. Zaten lige de uzun bir mağlubiyet serisi ile başlamışsınız. Altıncı maçta ilk galibiyetinizi almışsınız ve sadece dört galibiyetiniz var. Tüm bunların ardından bu gün bir maça çıkacaksınız.

Birazda rakibi inceleyelim. Ligin son sırasına demir atmış Halk Enerji Ted Koleji ile oynuyorsunuz. Henüz galibiyetleri yok. Ortalama 68.6 sayı ile ligin en az sayı bulan ve potasında gördüğü 93.6 sayı ile ligin en çok sayı yiyen takımı.Tüm bunların yanında maçın tamamını sadece beş oyuncu ile oynuyorlar. Rotasyonları yok demek abartı olmaz.Maça ilk beşte başlayan oyuncuların parkede kaldığı süre ortlaması 35 dakikanın üzerinde.

Bu tabloyu dışarıdan inceleyen bir kişi Trabzonspor MP'ın mağlubiyetlerini unutturma adına maça ciddi bir konsantrasyonla başlayacağını düşünür. Muhtemel rakiplerine gücünü göstermek, taraftarlarına ümit vermek ve daha da önemlisi takım olarak özgüven kazamak için önünde bir fırsat varsa herkes buna uygun olark hareket etmelidir.

İşte bu güzel fırsattan Trabzonspor yararlamadı. Zayıf rakibi karşısında bile yapılan basit top kayıpları, yanlış şut ve pas tercihleri ile maç keyifsiz bir hal aldı. Bunlara neredeyse sıfır sertlikte yapılan savunma eklenince rakip maçın son beş dakikasına kadar maçın içinde kaldı ve galip gelmeye çalıştı. Ted Koleji süpriz yapamadı ama Trabzonspor'un oyunu benim gibi bir çok kişiyi hayal kırıklığına uğratmış olmalı.

Oyuncu istatistiklerine bakmak bu maç için çok gerekli değil. Çünkü Ted Koleji hücumda ya da savunmada organize olabilen bir takım değil. Burada daha önemli olan şey oyuncuların takımdan ziyade kendlerine oynuyor izlenimi bırakması. Oyuncular sanki takıma olan inançlarını kaybetmiş ve kendi istatistikleri için maça çıkmış gibiydiler. Bir diğer senaryoda rakibin bariz bir şekilde zayıf olması ve maça favori başlamanın verdiği gereksiz özgüven.

Benim tercihim ikinci senaryonun gerçek olması ve Trabzonspor MP takımının mücadeleden vargeçmemesi. Bu da takıma yapılacak takviyeler bir sistem oturtulması ve takımın ligde kendine bir hedef belirlemesi ile gerçekleşebilir.

Sonuç olarak Trabzonspor MP keyifsiz bir maç izletmş olsada ihtiyacı olan galibiyeti aldı. Bunun bir serinin ilk maçı olması dileğiyle. 

Maç ile alakalı ilginç notlardan biri de Stefan Moody nin kadroda olmaması. Beşiktaş maçının son bölümlerinde oyuna dahil edilmedikten sonra bu gün kadroda olmaması beklentileri karşılayamamasından olmalı.