ELEŞTİRİ KÜLTÜRÜ

Öncelikle, yazıma başlamadan müsadenizle bir konuya açıklık getirme ihtiyacı hissediyorum.

      Eleştiri; temeli düşünce olan, bir konunun olumlu veya olumsuz yönlerini ortaya koymayı amaçlayan tenkit türüdür.

      Neden bu ihtiyacı hissettiği de şöyle açıklayabilirim;

Malum takımımız zorlu bir süreçten geçmekte. Lige yeni çıkmış bir takımın yanı sıra biraraya yeni gelmiş bir ekipten söz ediyoruz. Özetle emekleme döneminden geçen bir çocuk gibi şuan basketbol takımımız. Öncelikle bunu kabul edeceğiz...
      Çok büyük bir kulüp olduğumuz şüphe götürmez elbette. Yalnız hangi alanda olursa olsun sıfırdan, yeni başlanan bir macerada bu sancılı dönem kaçınılmazken yaşanan olumsuzlukları da ekleyip fotoğrafı geniş açıdan gerçekçi görmekte gerekli bir durum tespiti olmalıydı. Maalesef biz bu sabrı hiçbir alanda gösteremediğimizi bir kez daha görmüş olduk. Bütçeniz ne olursa olsun marka değeriniz, diğer branşlardaki büyüklüğünüz ne olursa olsun bu sancılı emekleme dönemini kabul etmelisiniz... 
      Gelelim takımımızın yerden yere vurulmasına, tüm sorunlarına, eksikliklerine rağmen ilk kez katılıp adını üst tura yazdırdığı Türkiye Kupasın turnuvasına... Takımımız antrenmanda dahi set oynayamamasına, hazırlık maçlarını malum sebeplerden iptal etmesine rağmen ilk maçında Tofaş'a karşı dengeli ve oldukça dirençli olduğunu gözlemledik... Geriden gelip eşitliği yakalamasına rağmen galip gelemedi... Gözlemledik diyorum zira izleyemedik! Bu da basketbolumuzun ayrı bir ayıbı...
      İkinci gün karşımızda futboldan ezeli rakip Fenerbahçe... Basketbol'da ilk kez... Heyecanlı bir fotoğraf maç öncesi... Sonrası bizim açımızdan üzücü ama gerçekçi idi.. Bunu kabullenmek zor geldi elbette ama anlamak gerekirdi ki karşımızda son 3 yıldır basketbolu sürklase eden ciddi yatırımlar yapan -bence- ligin üzerinde kadrosu olan ciddi bir Eurolig takımı vardı...
      Üçüncü maçımızda yıllardır belalımız olan Bornova'yı ciddi bir farkla nihayet mağlup ettik. Tam da zamanında mağlup ettik. İhtiyacımız vardı buna. En büyük artısı şuydu ki takım 2 maç kaybetmiş olmasına, -ki son maçta ciddi bir fark yemesine rağmen demoralize olmayıp konsantre olup etkili bir oyunla adını üst tura yazdıracak skorun üstüne çıktı.. Bu gelecek adına takımın benim potansiyelim daha fazla haykırışı bence.. Öyle görüyorum ve inanıyorum da...
      Eksikliklerimize gelirsek eğer... Uzun mevkimizde bir eksiklik göze çarpıyor... Sanki oraya tam bir 5 numara gerekli gibi. Ayrıca Snow 1 numarada istediğimizi alabileceğimiz bir isim gibi değil Rasiç orada daha etkili gibi. Bu sebeple 2 numarada bir zaafiyet oluşabilir gibi. Bunlar ilk izlenimlerimiz elbette.. Yerli rotasyonumuzun zayıf kaldığını da ekleyebiliriz.. Takımı, takım olduktan ve Ali Karadeniz (Wright) katıldıktan sonra tekrar değerlendirmekte fayda var elbette.. Ayrıca Derrick, Rasiç ve Ersin'in performanslarını tebrik etmek üstüne katarak devamını beklediğimizi de belirtmek istiyorum... Doğru tercihler olduklarını belli ettiler. Biraz daha sabır ve destek gerekli. Hala sözümdeyim bu takım play-off oynayacaktır...
      Söze "Eleştiri" diyerek başlamıştık. Yine bu bağlamda kapatalım. "Bu takımdan/oyuncudan hiçbir şey olmaz"'dan ziyade olması gerekenleri ve neyi güzel yaptığımızı söyleyebildiğimiz gün her şey çok daha güzel olacak... Basketbol dolu günler dilerim...

Sevgilerle...