KEYFİNİ SÜRÜN 

Spor Toto Basketbol Süper Ligine 5-0 mağlubiyet serisi ile başlayıp ligde zor günler geçiren Trabzonspor MP için İstanbul Belediye maçı, üzerindeki baskıyı atabilmesi adına çok değerli, bir anlamda da hayata dönüş ve lige yeniden başlama karşılaşmaydı.

Üstelik sezon başından beri yaşadıkları sakatlık problemlerine son Uşak maçında takımın en önemli iki parçası olan Kartal Özmızrak ve Damir Markota da eklenince gençlerle rotasyonu çevirmek zorunda kalan bir rakibe karşı.

Oyun kurucu bölgesine yaptığı transferle güçlenip rakibini eksik yakalayan Trabzonspor ise oyununu tam anlamıyla parkeye yansıtıp kendini test edebileceği bir ortam yakaladı.

Hani sürekli koçun tempolu oyun felsefesinden bahsediyoruz ya, işte tam da böyle bir Trabzonspor izledik parkede.

Süslü cümlelerle çok detaya girmeye gerek yok. Yalın anlatalım.

Çok koşan, topa baskı yapıp rakibi top kayıplarına sürükleyen, hızlı hücumlarla rakibi az adamla yakalayıp kısa sürede bitiren, set savunmalarını yüzdeli üçlüklerle delip geçen, smaç ve alley-oop’ların havada uçuştuğu, kısaca tribündeki basketbol severlerin keyifle izledikleri bir karşılaşma ve galibiyet izledik.

Kısaca koç Bazarevich sakatlıklar sonucu oldukça eksik gelen ve direnç koyamayan rakibi karşısında kendi oyun felsefesini parkeye tam olarak yansıtırken, koçun istediklerini parkeye yansıtması gereken oyuncular da bir anlamda kendi pratiklerini geliştirme fırsatı buldular.

Daçka ve Galatasaray maçlarında gördüğümüz ışık üzerine son yazımda bu günleri kast ederek; “Keyifli haftalar bizi bekliyor” demiştim.

Sanırım yıllardır ilk kez çok keyif aldığım bir karşılaşma izledim.

Bence sizler de en azından şimdilik keyfini sürün.

Dip not olarak belirtmem gerekir ki, bu keyifli galibiyetin yalancı bahara dönüşmemesi için önce deplasmanda Best Balıkesir, devamında da içerideki Tofaş maçlarının mutlak kazanılması gerekiyor.

ARTILARIMIZ

Çok detaya girmeden karşılaşmanın bizim açımızdan artılarına şöyle bir göz atalım…

Çok adamla yapılan hızlı ve bitirici hücumlar. Savunma sertliğinin arttırılması.

Ligin en istikrarsız üçlük isabetine sahip Trabzonspor’un % 45’lere varan üçlük isabeti.

Pas trafiğinin artması. Sadece üç uzununun 13 asiste ulaşıp, tarihinde ilk kez yakaladığı 32 asist ve 14 top çalma istatistikleri.

Çoğu hızlı hücumlarla sonuçlanan yarı ve tam saha baskı ile rakibin 22 top kaybına sürüklenmesi.

Bireysel anlamda ise…

Yeni oyun kurucu transferi sonrası rahatlayan Hardy’in %57 gibi oldukça yüksek oranlı üçlük isabeti sonucu ürettiği 23 sayı ile rakipler için en halen daha en önemli tehdit olduğunu hatırlatması.

Kadji’nin son 3 haftadır üzerine koyarak temposunu ve takıma verdiği katkıyı arttırarak 29 sayı, 5 ribaund, 2 top çalma ve ürettiği 3 blokla belki de kariyerinin en verimli günlerini yaşarken, pek alışık olmadığımız tarzdaki ikili oyunlarla gelen jeneriklik alley-oop’lar.

(Bu jeneriklik hareketler çoğaldıkça zamanla tribünlerin dolmasına da vesile olacaktır.)

Bazen kendini guard zannederek saçmalasa da, Wright’in önlenemez hırsı.

Erol Can Çinko’nun olması gerektiği kadar belli bir standardı yakalaması.

Ve en önemlisi de Calep Green’in savunmadaki sertliğinin yanında, hücum ve takım oyunundaki tecrübesinin kağıt üzerine iz düşümü olan 10 sayı, 7 ribaund, 8 asist ve 2 top çalmalık istatistiki katkısı.

Yeni oyun kurucu Gutierrez sonrası Moody’nin toparlanma sinyali vermesi.

EKSİLERİMİZ

İstanbul Belediye maçındaki artıları daha da detaylandırabiliriz ancak biraz da eksilerimizi gündeme getirelim..

Her ne kadar bu maçta genellikle 4 numara pozisyonunda oynasa da, pivotu Kadji’nin dahi %60 üçlük isabeti ile oynayan bir takımın hücum yönünden bu derece zengin olmasının savunma yönünden de dezavantajları oluyor elbette.

Çember savunması başta olmak üzere, takım ve bu maçta bir nebze olsun aşılsa da yardım savunmasında halen daha sıkıntılar devam ediyor.

Takım hücuma odaklanınca top kayıpları ve rakibin çektiği savunma ribauntları sonrası geri dönüşlerde çok isteksiz davranıp savunmaya yerleşemiyoruz.

Kadro olarak eksik olup, savunma ve hücum sertliğinden yoksun bir takıma karşı yapılan 17 top kaybı halen daha taşların yerine oturmadığının bir başka göstergesi. Ki, bu yüksek top kayıplarıyla ancak İstanbul Belediye gibi eksik yakaladığın rakipleri rahat geçebilirsin.

En önemlisi de çektiğimiz 4 hücum ribaunduna karşı rakibe tam 12 hücum ribaundu vermişiz ki, bu istatistik, gelecekte süreklilik arzı anlamında aleyhimize oluşabilecek olan çok tehlikeli bir istatistiktir.

Ligin çok sert ve uzun olduğunun altını çizerek, 7 kişilik rotasyonun bu tarz tempoya ne kadar dayanabileceği de ayrı bir soru işareti.

HAFTANIN OYUNCUSU

Haftanın oyuncusunu seçeceğimiz adaylar asasındaki seçim kriterlerimizin başında takım oyunu, skor üretip savunmada yapacağı katkı elbette ki önceliğimizdir.

Ancak son haftalarda sinyallerinin de geldiği gibi, zirve yaptığı İstanbul Belediye maçındaki istatistiklerin yanında, tribün görselliği açısından da oldukça önemli olan jeneriklik hareketleri de artık hesaba katmamız gerekiyor.

Bu üç farklı pencereden baktığımızda son 3 haftadır üzerine koyarak gelen Kadji bu maçta ürettiği 29 sayı, 5 ribaund, 2 top çalma ve 3 blokla galibiyetin en önemli parçası olurken; tribünleri coşturan jeneriklik hareketleri ile de bu güzel oyununu taçlandırarak haftanın oyuncusu olarak nazar boncuğunu takmayı hak etti.

Kendisini kutluyor, takıma verdiği bu katkının da sürekli hale gelmesini bekliyoruz.

YENİ OYUN KURUCU GUTİERREZ

Moddy’den beklenen verimi alamayan Trabzonspor MP, oyun kurucu bölgesine koçun ısrarla istediği Meksikalı Gutierrez’i monte etti.

5 gün önce Trabzon’a gelen ve ilk maçına çıkan Guti, maçın ilk iki periyotunda sudan çıkmış balık gibi şaşkındı.

İkinci ve üçüncü periyot ise biraz daha kendini toparlama imkanı bulsa da, ilk maçı olduğu için “Çok iyi” veya yaptığı 5 top kaybı ile “Aman bundan bir şey olmaz” deme lüksümüz yok.

Pasör ve çember delici olarak öne çıkan özelliklerine baktığımızda pasör özelliğini yakaladık ancak ligin sertliğini göz önüne aldığımızda öyle çok önemli bir çember delici olduğuna kanaat getiremedim açıkçası.

Ancak görünen önemli bir nokta var ki, Hardy rahatlamış, takımın diğer parçaları da özellikle hücum anlarında doğru yerleşimi yakalarken, topun paylaşımı sonrası gelen pas trafiğinde de ciddi bir düzelme var.

SAKOTA - POTA ARKASI ve HAYALLER

Bizler gibi basketbolu seven ve bu işe gönül vermiş insanların kendi dünyalarında bir takım kurgusu ve bu kurguya yönelik oyun beklentileri ve hayalleri vardır.

Benim de yıllardır hayal ettiğim takım ve oyun sistemi; atlet oyunculardan oluşan ve çok koşup tempo yaparak çemberden inmeyen bir takımdı.

Belki de gerçekten hayal, sinyalleri çokça olsa da bugün bile.

Zaman su gibi akıp geçiyor…

Yıllar önce koçumuz Dragan Sakota’yı Pota Arkası programıma davet ettiğimde kendisine “Hocam Yugoslav ekolü dediğimiz garanti ve sete dayalı basketbolun aksine çok koşan, baskılı savunma kaynaklı hızlı hücumlarla süreyi beklemeden bitiren ve çemberden inmeyen atlet bir takım kurmak çok mu zor” diye bir soru sormuştum.

Sakota da bana dönerek “Öyle bir takım varsa veya kurulabilirse bana da söyle, ben de çalıştırırım” diyerek imalı bir cevap vermişti.

Yıllar sonra tam istediğimiz ve beklentimize cevap verecek derecede olmasa da bu yolda ciddi adım atıldığını belirtmem gerekiyor.

Sakota’ya duyurulur…

OLMADI KOÇ!

Erbil Eroğlu 93, Uğur Dokuyan 93, Tevfik Akdamar 94, Ayberk Olmaz 96 ve Mert Çevik 96 doğumlu.

Yukarıda ismi geçen yerli oyuncular, yaşamış olduğu sakatlık problemleri nedeniyle İstanbul Büyükşehir Belediyenin Trabzonspor’a karşı rotasyonda kullandığı 5 genç oyuncu.

Trabzonspor ise rotasyonu geçtim, 30 sayı farkın yakalandığı böyle antrenman havasında geçen bir maçın bile sonlarında genç oyunculara ancak son 1 dakikada göstermelik süre verdi. Ogün Cüre ise her zamanki gibi yine süre alamadı.

Kendi altyapılarımızdan yetişen ve A takım kadrosunda öyle veya böyle yer bulabilen oyuncularımızın özellikle bu tarz rahat maçlarda rotasyonda kullanılmasını beklemek bizlerin hakkı olduğu kadar; kendilerini geliştirebilmeleri açısından da bu çocukların en doğal haklarıdır.

Altyapımızda eğitim alıp hedefleri A takım olan diğer gençlerimizin de motivasyonlarını sürekli sıcak tutmak anlamında oldukça önemlidir.

Evet, olmadı koç.  Bu gençleri böyle rahat maçlarda parkeye sürmeyip ne zaman süreceksin?

HAYIRLI OLSUN BİRDAL ÖZTÜRK

Uzun zamandır vekaleten yürüttüğü Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü görevine atanan Birdal Öztürk kardeşimize hayırlı olsun dileklerimizi iletiyorum.

Kendisi uzun yıllardır bu işin emek kısmında harmanlanıp, Trabzon’da amatör sporun gelişebilmesi adına da ciddi emekleri olmuş bir isimdir.

Yani özetle baktığımızda amatör sporun kendi iç bünyesinden yetişip gelişen bir ismin İl Müdürlüğüne atanması biz amatör sporun içinde olan insanları hem sevindirmiş, hem de gelecek adına umutlandırmıştır.

Sporun Trabzon’da daha geniş kitlelere ulaşıp sağlıklı bireyler yetiştirilmesi anlamında ciddi projelerinin olduğunu biliyor ve bu yolda kendisine başarılar diyorum.

İlave ederek, özellikle amatör sporlar konusunda yapacağı çalışmalarda her zaman destekçisi olacağımızı da bilmesini istiyorum.

TARAFTAR KÖŞESİ

@onur_hayta  Bu galibiyetin birçok şeyin üstünü örttüğünü görüyorum. Mesela bench katkısı ve 3 numara sorunu, etkili bir takım sıkıntı çıkarır.

@omorfobasiga_61   Çok güzel oynadık. Oyuncularımız performansıyla güzel bir dönüş yaptık. Aman diyelim :)

@Netocoimbra61   Akyazı da salon olsaydı harika olurdu ayrıca çoğu maç dolu tribünlere oynanırdı bu salonda atmosfer yaratmak çok zor.

@Netocoimbra61   Hayatımda TSyi izlediğim en zevkli maçtı.

@jameshardennn1  Her ne kadar rahat bir galibiyet almış olsakta moody konusunda hala sıkıntı var evet enerjisi patlayıcılığı üst seviye ama nerde ne yapacağı hiç belli değil. Guti tam anlamıyla uyum sağladığında dışarda kalacak isim moody olmalı.

@TSbarcelona61  Molalarda neden horon kolbastı kemençe çalışması yok?

TAKA Gazete LİNK